E-Posta:   Şifre:  
 Üye Ol  -  Şifremi Unuttum
Yaşayan Efsane: Fred Beckey
1.11.2017
Facebook Google+

Kuzey Amerika’nın üretkenliği ve renkli kişiliği ile tanınan, önemli tırmanıcılarından Fred Beckey 30 Ekim 2017 Pazartesi günü partneri Megan Bond’un evinde vefat etti. Kuzey Amerika dağları ile ilgili birçok rehber kitabın yazarlığını yapan Beckey, resmi olmasa da dağlarda yaptığı ilk çıkış sayıları ile de bir dünya rekoruna sahipti. 94 yaşında olmasına karşın halen daha tırmanışla iç içe olan, tırmanış salonlarına ve kayaya giden Beckey, ilerlemiş yaşına karşın tırmanışa olan tutkusunu hiç kaybetmemişti. Megan Bond, dün yaptığı açıklamada 2018 baharında Himalayalar’a bir gezi seyahati planladıklarını söyledi.

Fred Beckey, kendisi ile iletişime geçtiğimizde yazdığı mesajlar ve Türkiye’de tırmanış konusundaki soruları ile bizlere de tırmanış tutkusunun azalmadığını göstermişti. Aşağıda okuyacağınız makale Fred Beckey hayattayken Takoz Teknik Tırmanış Dergisi için Erhan Pekmen tarafından yazıldı. Fred Beckey’in ardından bu makaleyi daha fazla bekletmemek ve yazıldığı hali ile yayınlayarak sizlere onu tanıtmak istedik.

Kendisini daha fazla tanımak için; 11 yıllık bir süreç sonucu ortaya çıkan ve birçok ödül alan Dirtbag: The Legend of Fred Beckey belgesel filmini izleyebilirsiniz (http://dirtbagmovie.com).

2006 yılında Vancouver’a taşındığımda yaptığım ilk iş faaliyetlerine katılabileceğim bir dağcılık kulübü bulmak olmuştu. İkincisi ise bölgedeki dağlar ve tırmanış rotaları hakkında bilgi veren rehber kitaplar edinmek. Bulduğum rehber kitapların hepsinde sürekli olarak aynı isim karşıma çıkıyordu: Fred Beckey… Merak ettim ve araştırdım. Araştırmamın sonucunu iki kelimeyle özetleyebilirim: hayret ve hayranlık. Adam binden fazla ilk çıkışa imza atmış. Dünyada onun gibi birisi yok ve büyük bir ihtimalle de olmayacak. Peki, ben niye ismini daha önce hiç duymamışım?

Gerçek ismiyle Wolfgang Paul Heinrich Beckey, 14 Ocak 1923’te Almanya’da doğmuş. Şu an kaç yaşında olduğunu siz hesaplayın. Ailesi 1925 yılında ABD’ye göç etmiş ve Seattle’a yerleşmiş. İlk dağcılık bilgilerini katıldığı izci grubunda edinmiş. Ardından Seattle merkezli “The Mountaineers” kulübünden tırmanış kursu almış. Dağcılığa olan yoğun ilgisi sayesinde kısa sürede iyi bir dağcı olmuş. 1939 yılında, henüz 16 yaşındayken, çıktığı zirve sayısı 35. Bu 35 zirvenin arasında bölgenin dağcıları tarafından çıkılamaz denilen Despair (Ümitsizlik) Dağı’nın ilk çıkışı da var. Bunu 1940 yılında yaptığı benzer bir ilk çıkış izlemiş: Forbidden Peak (Yasak Zirve). Fred’in havalarını bozduğu The Mountaineers kulübü dağcıları (Fred sonradan bu kulübün üyesi olmuş) onu kibirli, tehlikeli derecede umursamaz, kısa zamanda yok olup gidecek genç bir ateş topu olarak nitelemişler. Fred ise yaptığı tırmanışlarla onların havalarını bozmaya devam etmiş.

Fred, 1942 yılında, 17 yaşındaki kardeşi Helmy ile birlikte, ilk çıkışını Fritz Wiesner’in 1 yaptığı, Kanada’nın British Columbia eyaletinin ücra bir köşesinde yer alan, 4000 metrelik zorlu Waddington Dağı’ın ikinci çıkışını gerçekleştirmiş. Bütün malzemelerini kendileri taşıdıkları için “git-gel”lerle birlikte yürüyerek 320 km’den fazla yol kat ettikleri bu faaliyet altı hafta sürmüş. Tırmanış sırasında birkaç yerde ilk çıkışın yapıldığı rotadan saparak kendi varyantlarından gitmişler. Ergenlik çağındaki iki gencin yaptığı bu tırmanıştan sonra dağın üçüncü çıkışının yapılması için aradan 35 sene geçmesi gerekmiş.


“Yiyecek karşılığı emniyetinizi alırım.” (Patagonia Sonbahar 2004 kataloğu)

“Kaya tırmanışı kesinlikle yasaktır.” Fred Beckey (solda) ve Eric Bjornstad 1970’te Arizona’daki Eagle Rock Spire’ın ilk çıkışını yaptıktan sonra yasak tabelasıyla poz veriyorlar. (www.climbing.com)

Boş zamanlarında devam ettiği Washington Üniversitesi’nin İşletme Bölümü’nü bitiren Fred bir süre normal bir işte çalışmayı denemiş. Matbaa endüstrisine girmiş. Ancak kısa sürede bu tip bir işte çalışmanın tırmanış hedefleriyle bağdaşmadığını fark etmiş ve kamyon şoförlüğüne başlamış. Onu tanıyanlar Fred’in kayak, futbol, koşu gibi birçok alana el attığını söylüyorlar; ama enerjisinin büyük bölümünü iki noktaya yönlendirmiş: dağlar ve kadınlar. Bir rivayete göre Fred’in kötü şöhretine ithafen yaptırılan tişörtlerde şöyle yazıyormuş: “Beckey’e dikkat edin. Kadınınızı çalar, rotanızı çalar.” Kadınlara olan büyük ilgisine rağmen hiç evlenmemiş Fred. Çünkü aile yaşamının da onu tırmanış hedeflerinden uzaklaştıracağını görmüş.

1950’lerde ve 1960’larda Beckey’in büyük bir çoğunluğu ilk çıkış olmak üzere yaptığı zirveler hızla artmaya devam etmiş. Tipik bir “Beckey Haftasonu”nu şu şekilde tarif etmek mümkün: Talihsiz partnerler zorla toplanır ve cuma akşamı Fred’in efsanevi pembe Ford Thunderbird’üne doluşulur. Seattle’dan yola çıkarak araçla 4-8 saat gittikten sonra yürüyüşe başlanır. Ağır çantalarla gece boyunca karda, çarşakta, yoğun bitki örtüsünün içinde 15-20 km yol kat edilir ve sabah rotanın dibine varılır. İki veya üç hedefe aynı anda saldırabilmek için iki kişilik ekipler kurulur. Bir hedefe ulaşınca diğerine geçilir. Karanlık bastırınca mola verilir. Ertesi sabah kızarmış gözlerle tırmanışlara devam edilir. Ancak tutamaklar görülemeyecek kadar hava kararmışsa tırmanış bırakılır ve dönüşe geçilir. Arabaya bindikten sonra faaliyetin en tehlikeli bölümü başlar. Aracı genelde Fred kullanır. Araç sürerken uyanık kalmak için çeşitli taktikler geliştirmiştir. Radyonun sesini sonuna kadar açmak, kafasını pencereden çıkarıp bağırarak şarkı söylemek (yağmur yağıyorsa bu taktik çok daha etkilidir), su toplamış ayaklarına daha fazla acı vermek için aracı çıplak ayakla sürmek, vb. Pazartesi sabahı Seattle’a varılır, kıyafetler değiştirilir ve işe gidilir. Bazen duş alacak vakit buldukları da olur.

Fred’in Kuzey Amerika’da tırmanmadığı bölge neredeyse yok gibi: North Cascades, Sierralar, British Columbia, Alaska, Utah, Arizona… Kıtasının dışına da çıkmış. Himalayalar’da, Çin’de ve Avrupa’da da tırmanmış. Tırmanacağı zirveleri seçerken en önem verdiği nokta hedef zirvenin veya rotanın daha önce çıkılmamış olması. Seçtiği rotalar titiz araştırmaların ve kütüphanelerde yaptığı uzun çalışmaların sonucu. Aynı titizliği yazdığı toplam 14 kitapta da göstermiş. Fred ile dağlarla ilgili kesin veriler hakkında iddiaya girilmemesi tavsiye ediliyor.


Doğu yüzünün ilk çıkışından sonra Fred Beckey Snowpatch Spire’ın (Bugaboo Dağları) zirvesinde (1954). (Fred Beckey koleksiyonu, Dan Hafley)

Fred Beckey Hunter Dağı ana kampında (Alaska, 1954). (Fred Beckey koleksiyonu, Dan Hafley)

Fred’in 1950’lerde yaptığı önemli çıkışlarından biri olarak 1954 yazındaki Alaska ilk çıkış üçlemesini sayabiliriz. İlk önce McKinley Dağı’na (Denali) yeni bir rotadan çıkmış, ardından Heinrich Harrer 2 ve Henry Meybohm ile birlikte daha önce çıkılmamış Deborah ve Hunter zirvelerine ulaşmış.

1955 yılında Amerikan Alpin Kulübü’nün ısrarıyla Everest’in komşusu Lhotse Dağı’nın ilk çıkışını deneyen Amerikan ekspedisyonuna çağrılmış. Kötü hava şartları yüzünden tırmanış başarısız olmuş. Bir takım oyuncusu olmayan Fred bu tırmanışta kötü bir şöhret kazanmış. Bu ekspedisyon sırasında Fred iki Himalaya zirvesinin de ilk çıkışlarını yapmış. 1955 yılında Lhotse’de bıraktığı intiba yüzünden formunun zirvesinde olmasına rağmen 1963’deki Amerikan Everest ekspedisyonuna davet edilmemiş. O da intikamını o yıl daha fazla ilk çıkış yaparak almış.

“Dirtbag Climber 3” terimini açıklamak için Fred’i örnek verebiliriz. Öyle ki, tırmanış hedeflerine ulaşabilmek için sahip olduğu her şeyi (çoğunluğu tırmanış malzemeleri) arabasına atıp aylarca göçebe hayatı yaşadığı çok olmuş. Çoğu zaman arkadaşlarının posta adreslerini kullanmış. Birçok kereler arkadaşları sabah uyandıklarında onu kapılarının önünde uyku tulumunun içinde uyurken bulmuşlar. Yaşam şartları ne olursa olsun Fred tırmanışlarına ve ilk çıkışlarına ara vermeden devam etmiş.

Geçimsiz bir kişiliği olmasına rağmen Fred partner sıkıntısı yaşamamış. Sanırım bunda en büyük neden tırmanış partnerlerinin onun bulduğu sürpriz rotaları merak etmesi. Titiz araştırmalar sonunda çıkacağı rotayı saptayan Fred, genelde son dakikada o rota için seçtiği partneri (veya partnerleri) tacize varan yöntemlerle ikna etmeye çalışmış. Rota hakkında bilgi isteyen partnerlerine verdiği tek cevap ise “yeni rota” olmuş. Kendisi kabul etmese de çıkacağı yeni rotaları listelediği kara kaplı bir defteri olduğu rivayet ediliyor.

Rotalarını titizlikle seçmesine karşın partner konusunda hiç seçici olmamış. Planladığı dağa, planladığı tarihte kendisiyle birlikte gidip ipini tutacak birisini bulmak ona yetmiş. Birlikte tırmandığı partnerlerinin düzenli olarak tırmandıkları partner sayısı 20 civarında. Ama onun yüzlerce partneri olmuş. Bunların çoğu Royal Robbins 4 gibi elit tırmanıcılar. Çok partneri olmasının bir nedeni de partnerlerinin genelde 10-15 sene tırmandıktan sonra dağcılığı bırakmaları. Oysa Fred bıkmadan usanmadan tırmanmaya devam etmiş. Üç kuşak partner eskitmiş, ama tırmanış arzusu hep ilk günkü gibi kalmış. Bir örnek vermek gerekirse; 73 yaşında (yaşıtları torun severken) Alaska’da kendi adının verildiği dağın (Mount Beckey) ilk çıkışını yapmış. Doksanıncı yaş gününü tırmanarak kutlamış.


Bu fotoğraf Fred Beckey’in yaşamını özetliyor. (Foto: Corey Rich – coreyrichproductions)

Fred Beckey ve efsanevi Ford Thunderbird’ü (Fred Beckey koleksiyonu)

Para, mal, mülk, şan, şöhret ve başkalarının onun hakkında ne düşündüğü Fred’in zerre kadar umurunda olmamış. Sadece tırmanmak için yaşamış. Hala da tırmanmaya devam ediyor. Yukarıdaki satırlar size Fred Beckey ve yaptıkları hakkında bir fikir verebilir. Ama onu gerçekten tanımak istiyorsanız biraz araştırma yapmanızı öneririm. Burada yazılanlardan çok daha fazla hayret verici bilgiye ulaşacağınıza eminim. Hakkında kitaplar dolusu yazı yazılmış ve yazılmaya devam ediyor. Kendisine tırmanarak kutlayacağı bir yüzüncü doğum günü diliyorum.

Yazar: Erhan PEKMEN


1 Fritz Wiesner: 1939 yılında, K2 üzerinde 8400 metreye oksijen desteksiz ulaşan ilk insan olan Alman asıllı Amerikalı dağcı.
2 Heinrich Harrer: 1938 yılında Eiger Kuzey Duvarı’nın ilk çıkışını yapan ekipte yer alan Avusturyalı ünlü dağcı. O’nu “Tibet’te Yedi Yıl” filminden hatırlayacaksınız.
3 Dirtbag: İşini bırakarak, toplumun koyduğu kurallara karşı kendini belirli (genellikle aşırı uçlarda) bir yaşam tarzına adamış kişi (Türkçe’ye “pislik torbası” olarak çevrilebilir). “Dirtbag”ler de “hippy”ler gibi komün ve hijyenik olmayan bir yaşam tarzı sürerler. “Hippy”lerden farkları, zamanlarının tümünü seçtikleri hedefe ayırmalarıdır.
4 Royal Robbins: Half Dome Kuzeybatı Yüzü ve El Capitan’daki “Salathe Wall” rotalarının ilk çıkışlarını gerçekleştiren ünlü tırmanıcı. Zamanının bir diğer ünlü tırmanıcısı (El Capitan “The Nose” rotasının ilk çıkışını gerçekleştiren) Warren Harding’le takışması ile de tanınır.

Editör Notu: Fred Beckey, fotoğrafların kullanım izini için iletişime geçtiğimizde bize ilerleyen yaşına rağmen tırmanış tutkusunun eksilmediğini bir kez daha gösterdi. Türkiye’de de tırmanmak istediğini söyleyen Beckey, uygun bir zaman ayarlayıp gelebilirse belki bu yaşayan efsane ile siz okuyucularımızı tanıştırma fırsatı da yakalarız. Fotoğrafları kullanmamıza izin verdiği için kendisine tekrar teşekkür ederiz.




Ankara: Dagh Dash - Kızılay (312) 230 3310, Dost Kitabevi - Kızılay (312) 425 2464, K2 Outdoor - Kızılay (312) 425 5822, Bursa: Doğa Spor - Heykel (224) 223 6995, Patika Outdoor - Osmangazi (224) 221 1090, İstanbul: Adventure Republic - Kızıltoprak (216) 346 4164, Adrenalin - Karaköy (212) 293 1530, Adrenalin - Beşiktaş (212) 260 6002, Atlas Outdoor - Karaköy (212) 252 3282, Boulderhane - Taksim, Boulderistanbul - Kadıköy, K2 Outdoor - Kadıköy (216) 336 3635, Kanyon - Beşiktaş (212) 261 8961, Kutup Ayısı - Beyoğlu (212) 252 4349, Swat Outdoor - Kadıköy (216) 418 6670 İzmir: Dağ Evi - Alsancak (232) 465 0016, Küçük Duvar - Bayraklı (232) 344 4022, Trabzon: Bilginler Outdoor (462) 321 1633, Olgun Çağlar (541) 235 5550.
TAKOZ Teknik Tırmanış Dergisi UYARI: Bu web sitesinde anlatılan etkinlikler, oldukça ciddi yaralanma hatta ölüm riski taşımaktadır. Yeterli teknik ve mental seviyeye ulaşmadan kesinlikle böylesi etkinlikleri gerçekleştirmeyiniz. Bu tür riskleri üstlenmek, öncesinde yeterli fiziksel ve teknik birikimi ve deneyimi gerektirir. Bu web sitesinn in içeriği, benzer etkinliklerde oluşacak olası kazalar için herhangi bir sorumluluk kabul etmez. Yayınlanan yazıların sorumlulukları yazarlarına aittir. Site içeriği başka web sitesi, magazin, broşür ve benzeri yayınlarda kullanılamaz.


Toplam ziyaretçi sayımız: 2.332.710